Av. Dr. Emre CEBECİ kimdir?

Av. Dr. Emre CEBECİ kimdir?

1988 yılında Ordu’da doğdum. 4 yaşında, asıl memleketim olan Tokat’a taşındık. İlk, orta ve 
lise eğitimimi Tokat/Turhal’da tamamladım. 2008 yılında, birincilikle girdiğim İstanbul 
Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nü okuma için İstanbul’a geldim. Mezun 
olduğum 2012 yılında Yeditepe Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsüne bağlı Biyoteknoloji 
Bölümünde bütünleşik doktora eğitimine kabul aldım. TÜBİTAK başarı bursu ile 
tamamladığım doktora eğitim sürecimde yoğun olarak kanser ve bor minerali ekseninde 
araştırmalar yaptım. Doktora tezimde, yeni sentezlenen bir bor bileşiğinin ayrıntılı anti kanser 
mekanizmasını çalıştım. 3 ayrı makaleye konu olan doktora tezimde aynı zamanda bir bor 
bileşiğinin anti kanser etkisini keşfettim. Uluslararası patentini aldığımız bu bor bileşiğini yerli 
ve milli bir kanser ilacına dönüştürmek için üniversite ve özel sermaye desteğiyle çalışmalara 
devam ediyoruz. Başarı ile tamamlanan ve devam eden birçok projemin yer aldığı akademik 
hayatıma birkaç hafta önce kısa bir ara verdim.  
2020 yılında TÜBİTAK 1512 proje desteğiyle kurduğum ve OncoMent Biyoteknoloji Ar-Ge ve 
Danışmanlık Ltd. Şirketinde ‘Uluslararası Yetkinlikte Kemosensitivite Testi Uygulaması ile 
Yerli Servis Ağı Oluşturulması’ başlıklı projeyi başarıyla tamamladım ve sonrasında ulusal ve 
uluslararası birçok projede şirket olarak yer aldım. Akıllı ilaç ve immün terapi uygulamaları 
alanında hasta ve doktorlara karar destek mekanizması sunan ve test süreçlerini organize 
eden OncoMent Biyoteknoloji şirketi, kendi bünyesinde geliştirdiği genetik polimorfizm 
testleri ile hastalara veya sağlıklı kalmak isteyen bireylere kişiselleştirilmiş danışmanlık 
hizmetleri sunmaktadır.  
Toplum sağlığı konusunda oldukça duyarlı ve endişeli olduğum için; yiyecek ve içeceklerle, 
tarım ilaçlarıyla, ambalajlı ürünlerdeki zararlı maddelerle, kozmetik ürünleriyle ve daha birçok 
farklı yolla zehirlenen toplumumuzun avukatı olmak gayesiyle için 2017 yılında İstanbul 
Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandım. Mezun olur olmaz İstanbul 2 Nolu Baro’sunda 
‘Genetik ve Biyogüvenlik Komisyonu’ isimli bir hukuk komisyonu kurdum. Kurucu 
başkanlığını yürüttüğüm komisyonumuzda avukat arkadaşlarımızın desteğiyle toplum sağlığı 
alanında çalışmalar yapmaktayız. Ayrıca bir hukukçu ve genetik mühendisi olarak amacım, 
çok yakın temasta olduğunu bildiğim hukuk ve genetik alanlarını bağlayacak ‘Genetik 
Hukuku’ adında yeni bir alan oluşturmaktır. Bu alan, art niyetli ellerde çok tehlikeli bir silaha 
dönüşebilecek olan genetik verinin korunması ve genetik biliminin kapsamında yer alan 
birçok konuda geri dönülmesi zor mağduriyetlerin yaşanmaması için tüm dünyada elzem 
olan bir hukuki koruma sağlayacaktır.  
OncoMent Biyoteknoloji olarak şu anda insanlarımıza zararsız, katkısız ve doğal içeriğe 
sahip olmasının yanında belirli hastalıklarla mücadelede destek sağlayabilecek içeriklerle 
formülize edilmiş fonksiyonel içecekler sunmak için Ar-Ge çalışmalarına devam ediyoruz. 
Yakında halkımızla buluşturacağımız fonksiyonel içecekler, sağlıklı gıda alanında attığımız 
ilk adım olacak. Bunun dışınsa zararsız kozmetik ürünleri, kişisel bakım ürünleri ve temizlik 
ürünleri üretmek için Ar-Ge faaliyetleri yürütüyoruz. Eksozom ve Lipozom gibi güncel 
biyoteknolojik yöntemleri kullandığımız ürünlerimiz yakında tüketiciyle buluşacak.

 
Av. Dr. Emre CEBECİ olarak gelecekteki hedefleriniz neler? 

Hedefim, ülkemiz başta olmak üzere tüm insanlığın sağlıklı yiyecek, içecek, kozmetik, 
temizlik ve daha birçok alanda zararsız ürünlere ulaşmasını sağlamak, insanların minimum 
ilaç kullanımıyla yaşamlarını sağlıklı olarak devam ettirebilmelerini sağlamak ve genetik 
güvenliklerini kalıcı olarak tesis etmektir. OncoMent Biyoteknoloji Şirketi çatısı altındaki 
tescilli markaları dünya markaları haline getirmek ve milli cevherimiz olan bor mineralinin 
dünyada hak ettiği yere ulaşmasını sağlamaktır. Bu bağlamda, biten ve devam eden Ar-Ge 
projelerimiz sonucunda etkinliğini ispatladığımız ürünleri ticarileştiriyoruz. Yakında, Sağlıkta 
Bor Zirvesi adı altında uluslararası katılımlı kongreler düzenlemeyi planlamaktayız. 
Amacımız Bor-Sağlık ilişkisini hak ettiği yere taşımak, bu alanda uluslararası arenada 
çalışma yapan tüm şirket ve bilim insanlarını yılda bir kez ülkemizde toplamak ve bor 
mineralinin sağlık sorunlarıyla mücadelede sağlık sistemine entegre olmasını sağlamaktır.

 
CAR-T hücre tedavisi nedir? 

CAR-T hücre tedavisi (Chimeric Antigen Receptor T-cell therapy), özellikle bazı hematolojik 
kanser türlerinde etkili olan yeni nesil bir immünoterapi yöntemidir. Bu tedavi, hastanın kendi 
T hücrelerinin genetik olarak değiştirilip kansere özgü antijenleri tanıyacak şekilde yeniden 
programlanmasını içerir. Tek doz uygulanan ve %90'ı aşan başarı oranına ulaşan tedavinin 
toplam işlem süresi 2-3 hafta kadardır.  

 Bu tedavi hangi kanser türlerinde kullanılmaktadır? 

Car-T hücre tedavisi Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL) , B hücreli lenfoma ve Multipl 
Myeloma’da onaylı olarak kullanılmaktadır. Diğer bazı lenfoma ve Akciğer kanseri, 
Yumurtalık kanseri, Pankreas kanseri, Beyin tümörleri (örn. glioblastoma) ve Prostat kanseri 
gibi solid tümörlerde çalışmalar devam etmektedir.  

CAR-T hücre tedavisi ülkemizde uygulanıyor mu?  

Ülkemizde bazı sağlık kuruluşları, yurt dışı destekli CAR-T hücre tedavi yöntemlerini 
uygulamaktadır. Sağlık Bakanımız Kemal Memişoğlu’nun beyanları doğrultusunda 
Türkiye’de yerli ve milli imkanlarla geliştirilen CAR-T hücre tedavisi yöntemi 2026 yılında 
kullanılmaya başlanacak.   

OncoMent Biyoteknoloji olarak onkoloji alanında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? 

TÜBİTAK desteği ile kurulan TÜBİTAK 1512 proje programı kapsamında kabul edilen 
‘Uluslararası Yetkinlikte Kemosensitivite Testi Uygulaması ile Yerli Servis Ağı Oluşturulması’ 
başlıklı proje ile kanser hastasının kendi dokusu kullanılarak gerçekleştirilen in vitro bir 
yöntemle en etkili kemoterapi ajanının bulunmasını sağlayan bir test geliştiren OncoMent 
Biyoteknoloji, akıllı ilaç ve immün terapi uygulamalarında kullanılan CGP (Comprehensive 
Genomic Profiling) test süreçlerinin yönetilmesinde ve testin genetik açıdan 
yorumlanmasında hastalara ve onkoloji doktorlarına destek sağlamaktadır.  
Kendi bünyesinde geliştirdiği genetik polimorfizm testleri ile kemoterapi ajanlarının hastadaki 
etkinliği ve yan etkileri bakımından önemli bilgiler sağlayan Oncoment Biyoteknoloji, 
geliştirdiği DNA temelli testlerle kanser görülme riskini kişiye özel değerlendirip kanserleşme 
riskini en aza indirecek tedbirlerin alınması konusunda kişisel danışmanlık vermektedir.  
Tüm bunların yanında, birçok farklı hastalığın tedavi sürecinde ve hastalıklardan korunmada 
fayda sağlayabilecek ve sağlığa zararlı hiçbir madde içermeyen fonksiyonel içeceklerle 
toplum nezdinde yerleşmiş olan kötü beslenme alışkanlıklarını değiştirmeyi hedeflemektedir. 
OncoMent Biyoteknoloji olarak, siz kanser tedavisinde nasıl bir yol öneriyorsunuz? 
Biz OncoMent biyoteknoloji olarak, sadece bir organdaki istenmeyen tümör parçasını 
hedefleyen organ bazlı tedavi yöntemleri yerine, modern tedavi yöntemi olarak kabul gören 
tümöragnostik tedavi yöntemini benimsiyoruz. Tümörün hangi organda oluştuğundan ziyade, 
tümörün barındırdığı mutasyonlarla ve diğer bazı özel parametrelere bakıp tedavi sürecini 
akıllı ilaç ya da immün terapi ekseninde şekillendiriyoruz. Tedavide sadece hasta organı 
hedeflemiyor, kişinin tüm bedenini sağlıklı hale getirmeye çalışıyoruz. Bir yandan kanser 
dokusunu yok ederken diğer yandan kanserleşme mekanizmasını anlamaya çalışıyor ve 
tedavi süreci bittikten sonra kanserin yeniden oluşmaması için tedbirler alıyoruz. Kanser 
tedavisinde genel geçer yöntemler yerine kişiselleştirilmiş bir yaklaşım benimsiyoruz.